Gündem

Adnan Oktar: ''Mehdi değilim, Mehdi'nin talebesiyim'', '' Beni MİT'çi yapmak istediler''

Adnan Oktar bugün görülen ''nitelikli dolandırıcılık'' ve ''kara para aklama'' suçlamasıyla ilgili duruşmada yine ilginç bir savunma yaptı. Oktar, kendisinin MİT elemanı yapılmak istendiğini iddia etti. Öte yandan ''ben mehdi değil mehdinin talebesiyim'' dedi.

Abone Ol

Kamuoyunda 'Adnan Hoca' olarak tanınan Adnan Oktar ve 14 sanığın yargılandığı ''nitelikli dolandırıcılık'' ve ''kara para aklama'' suçlamasına ilişkin duruşma bugün İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Oktar ve 14 sanık bu suçlamalardan beraat etti.

Oktar ile birlikte beraat eden 14 sanığın isimleri şu şekilde:

Tarkan Yavaş, İbrahim Tuncer, Halil Hilmi Müftüoğlu, Noyan Orcan, Bora Yıldız, Didem Ürer, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Yeliz Aksoy, Merve Büyükbayrak, Hüma Babuna, Sinem  Tezyapar, Murat Yeşiltuna , Ceyda Ertüzün

''DEVLET BİZİ BEĞENDİĞİ İÇİN DAĞILMAMIZI ÖNLEDİ''

Savunmasında devletin arkadaşlarını seçtiğini ve onları beğendiğini ifade eden Oktar; ''Arkadaşlarımın sadık, cesur, asil, güçlü insanlar olmalarına şaşırıyorlar. Bu şaşılacak bir şey değil, bu bir erdemdir. Fakat kalleş, kumpasçı, ispiyoncu, nursuz, çirkin insanları da değerli gibi göstermeye çalışıyorlar. Halbuki Devlet, kumpasçılardan, ispiyonculardan, aşağılık insanlardan nefret eder. Devlet sadık, cesur insanları sever. Şu an devlet benim arkadaşlarımı seçti ve çok beğendi. Yıllardan beri onları denedi. Devletin çok ihtiyacı vardır seçkin insanlara. Sırf seçmek ve dağılmalarını engellemek için yaptı devlet bunu, hepsini bir arada tuttu. Yoksa hepsi dağılıp giderdi, %85’i %90’ı giderdi. Hepsini bulundukları yerde çok güzel eğitime aldı. Eğitileceklerini biliyordu. Hakikaten tam devletin tahmin ettiği gibi hepsi veli ahlaklı, sadık, bağlı oldular.  Muhteşem insanlar oldular. Kritik dönemi de devlet atlattı, 7 yıl yatırdı. Hz. Yusuf gibi oldu. Hz. Yusuf da 7 yıl 7 ay 7 gün yattı. Bize de Allah inşaallah daha uzun nasip eder. Allah bilir. Devletin en haslet duyduğu, en beğendiği insan tipidir'' dedi.

''KADROLU MİT ELEMANI OLMAMI İSTEDİLER''

Ankara'dan ve İstanbul'dan yöneticilerin MİT elemanı olması için kendisiyle görüştüklerini belirten Oktar şunları söyledi:

Ben devletimle iç içeyim. İstanbul’da iken, Ankara’dan ve İstanbul’dan MİT elemanları, ileri yöneticiler geldiler. Beni MİT’e almak istediler. “Yalnız hocam telefonla doğrudan bağlantı kurabilir misin” dediler. Yani kadrolu MİT elemanı olmamı istediler. Ben de, telefon taşımadığımı, bizim çocuklar kanalıyla iletişim kurabileceğimi söyledim. “Ama bizimle yalnız görüşmen de gerekecek” dediler. O zaman manevi bağınız olayım sizin en iyisi dedim. Yoksa her şey hazırdı. Hatta evrakla vs geldiler, hayırlı olsun dedi gelen kişi. Devlet bana o kadar güvenir, canı gibi de sever. Ama bir risk gördü o zaman, bir dağılma süreci gördü. 
 

''MEHDİ'NİN NAÇİZANE TALEBESİYİM''

Önceki savunmalarında Mehdi'nin müjdeleyicisi olduğunu vurgulayan Oktar, Mehdi'nin talebesi olduğunu vurgulayarak, ''Mehdi devri felaketler devri demektir. Büyük olaylar, felaketler, zelzeleler başladı. Bunlar havanın sıcaklığından, küresel ısınmadan ve bunun gibi sebeplerden dolayı değil. Doğrudan Mehdinin zuhurundan dolayı meydana gelen felaketler bunlar. Tek tek saymış Peygamber Efendimiz, hepsi oluyor. Mehdinin gelmesi demek büyük felaketlerin başlaması demektir. Ama en büyük zenginlik, en büyük hidayet, en büyük sevinç de onun döneminde olacaktır. Ben de Mehdi naçizane bir talebesiyim'' ifadelerini kullandı. 

''YARGILANSAYDI BOŞ OLDUĞU ANLAŞILMIŞ OLACAKTI''

Özkan Mamati'nin yargılandığı dosyanın buhar olduğunu açıklayan Oktar; ''(Özkan Mamati’nin) örgütten yargılanması konusu bu dosyada buhar oldu. Her iki halde de bizim örgüt olmadığımız ispatlanmış oldu. Örgüt konusu o kadar ehemmiyetsiz ve boş bir iddia ki, yoksa devlet Özkan Mamati’nin örgüt üyeliğinden yargılanmasını öyle buharlaştırmazdı. Gerçekten suç olsaydı asla peşini bırakmazdı. Yargılansaydı da boş olduğu anlaşılmış olacaktı'' dedi.

''MEHDİ'NİN TALEBESİYİM, ONA BENZİYORUM''

Oktar savunmasına şöyle devam etti:

Beni yenme sevdasından vazgeçsinler. Yenemezler, boşa uğraşıyorlar. Ben Mehdinin talebesiyim, talebesi olduğum için de ona benziyorum. Mehdinin sırtına ahir zamanda var güçleriyle vururlar, vurdukça sırtı genişler diyor hadiste. 

891 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILMIŞTI

Öte yandan, Adnan Oktar’ın lideri olduğu suç örgütüne yönelik 215 sanıklı davada İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Kasım 2022’de Oktar’a toplam 891 yıl hapis cezası vermişti. Örgüt yöneticisi olarak diğer sanıkların suçlarından da sorumlu tutulan Oktar, toplamda 8 bin 658 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.