Cinayet Şüphelileri Müebbet Hapis İstemiyle Yargılanıyor
İzmir'de 13 Mayıs 2018'de evinin yakınındaki bir inşaat şantiyesinde cansız bedeni bulunan Dorukhan Büyükışık'ın ölümü, başlangıçta kayıtlara 'intihar' olarak geçti.
Ancak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın dosyayı yeniden açmasıyla, şantiyede görevli bekçiler H.K., H.A., T.Ç., işçi B.Ç. ve yakın bölgede bekçi A.G. hakkında 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.
İddianamede, ölümün Dorukhan Büyükışık'ın sırt bölgesine sert ve etkili bir aletle vurulması sonucu gerçekleştiği ve cesedin sonradan olay yerine getirilmiş olabileceği bulgularının yer aldığı belirtildi. İddianame İzmir 21’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
Öte yandan, olay yerinde görevli 8 polis memuru hakkında da 'görevi kötüye kullanma' suçundan 1 yıla kadar hapis istemiyle ayrı bir dava açıldığı kaydedildi.
Baba Ethem Büyükışık: "Oğlum İşkence Gördü, 3 Saat Can Çekişti"
Davanın ilk duruşmasında söz alan Dorukhan Büyükışık'ın babası emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık, yaptığı açıklamalarla şok etkisi yarattı. Oğlunun ölmeden önce işkence gördüğünü ve büyük acı çektiğini iddia eden Büyükışık, "Oğlum işkence görmüş ve saatlerce ağlamış. Ağlamaktan gözlerinin kenarlarında tuz birikmiş. Darbeyi aldıktan sonra 2.5- 3 saat can çekişmiş" ifadelerini kullandı.
Büyükışık, cinayetin 01.30 civarında işlendiğini ve olaydan sonraki 7 saat boyunca kimsenin polisi aramadığını belirterek, "Katil bu 5 sanıktan bir tanesi ve polisler de onlara yardım ettiler" dedi.
Ayrıca Büyükışık, oğlunun iş teklifi aldığını ve doktora yapacağını, intihar etmesi için hiçbir sebep bulunmadığını vurguladı.
Sanık İfadelerinde Çelişkili "Pat" Sesi
Duruşmada dinlenen tutuksuz sanıklar ise üzerlerine atılı suçlamaları reddetti.
Gece bekçilerinden H.K. ve makine operatörü B.Ç. olay gecesi "Pat" diye bir ses duyduklarını ancak kontrol ettiklerinde bir şey bulamadıklarını savundu. Sanık H.A. ise devriye atarken yüksek bir insan bağırma sesi duyduğunu, bağırma sesinin "Dayak yiyen, canı yanan insan bağırır" tarzında olduğunu ve sonrasında sesin kesildiğini söyledi.
Baba Ethem Büyükışık, HTS kayıtlarının sanık ifadeleriyle çeliştiğini öne sürerken, mahkeme başkanının sorumluluk alanına dair sorusuna sanıklar net cevap veremedi.
Ayrıca sanık A.G., olay olduğunu bilmeden geri şantiyeye döndüğünü söylerken, bu durum mahkeme başkanı tarafından sorgulandı.
Kamera Kayıtlarının Yok Edilmesi ve Delil Karartma İddiaları
Baba Ethem Büyükışık, hazırladığı slayt eşliğinde yaptığı konuşmada, olaydan sonra kamera kayıtlarının yok edildiğini iddia etti.
H.K.'nın kulübesindeki kayıt cihazının yok edildiğini ve polislerin olay yerine savcıdan önce gelerek o kulübede toplantı yaptığını söyledi.
Cinayetten 13 gün sonra ortaya çıkan 8 dakikalık bir CD'deki görüntülerde dosya bilgilerinin silinmiş, tarih ve saatin ise sonradan eklenmiş olduğunu iddia etti.
Büyükışık, "Katili bulmak isteselerdi kayıt cihazlarını sarıp sarmalarlardı," diyerek ihmal ve delil karartma iddialarını yineledi.
Tutuklama Talebine Ret, Duruşma Ertelendi
Ailenin avukatları soruşturmanın genişletilmesi ve sanıkların tutuklanması talebinde bulundu. Ancak mahkeme heyeti, sanıkların mevcut durumlarının devamına hükmederek tutuklama talebini reddetti.
Dosyadaki eksikliklerin giderilmesine ve tanıkların dinlenilmesine karar veren heyet, duruşmayı 13 Şubat 2026 tarihine erteledi.
Duruşma sonrasında açıklama yapan Ethem Büyükışık, katillerin tutuklanmamasını eleştirerek, ihmali olan herkesin yargı önüne çıkması için mücadele etmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
