CHP, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın tutuklanmasının ardından 'Başkanlarımıza Özgürlük' sloganıyla bir miting düzenliyor.

''HATA OLUR AMA PARA İŞİ OLMAZ''

Zeydan Karalar'ın mitinge gönderdiği mesajda şu ifadeler yer aldı:

Bu davanın sadece şahsımıza yapılmadığını biliyoruz. Partimize ve demokrasimize bir darbedir bu. Bizde hata olur ama para işi olmaz. Bunu bütün Türkiye bilir. Aynı davada birine serbestlik verip bir başkasına tutuklama vermek aslında Türk adaleti açısından çok üzücü, aynı zamanda bu tutuklamaların siyasi olduğunu pekiştirir. Ben iyiyim, kardeşiniz her zamanki gibi dik duruşunu asla bozmaz ve taviz vermez. Mücadele devam. Hepinizi çok seviyorum. Hasretle kucaklıyorum.

''ZEYDAN KARALAR ADANA'NIN TA KENDİSİDİR''

Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'da Adana mitingine mesaj gönderdi. İmamoğlu şunları kaydetti:

Güzel Adana'nın yiğit insanları. Adana kendine has kültürüyle çok özel bir şehirdir. Yıllardır bu özel şehre hak ettiği değeri vermeyenler şimdi Adana'nın iradesine el koymaya kalkıyorlar. Zeydan Karalar Adana'nın ta kendisidir. Onun özgürlüğüne uzanan el Adanalılara uzanmıştır.

Adanalılar Allah'ına kadar Cumhuriyetçidir, Allah'ına kadar demokrattır. Adalıları yıldıramazlar. Adana'dan Samsun'a, Edirne'den Hakkari'ye bu topraklarda mertlik kazanacak, iyilik kazanacak. Her şey çok güzel olacak

Şile Belediye Başkanı ve 4 Belediye Yönetici Tutukluluk İstemi
Şile Belediye Başkanı ve 4 Belediye Yönetici Tutukluluk İstemi
İçeriği Görüntüle

Adana Sel Oldu Iradesine Sahip Cikmak Icin Meydani Doldurdu 5Uğur Mumcu Meydanı'ndaki mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"BOZUK TOHUM!"

Daha sonra eski Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek'in oğlu AKP Milletvekili Osman Gökçek'in "yolsuzluk eleştirileri"ne yanıt veren Özel, "Melih Gökçek'in oğlu var, bozuk tohum... Baklava kutusu yaptırmış, ahlak dağıtıyor. Senin partinin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç 'Ankara'yı parsel parsel sattın', 'FETÖ'ye Ankara'yı pazarladın' demiş. Senin kursağından geçen her lokmada şaibe var. Utanmadan sıkılmadan millete laf ediyor. Bozuk tohum, bozuk tohum, bozuk tohum!" dedi.

AHMED ARİF ŞİİRİYLE SESLENDİ

Özel, Adanalılara mücadele devam çağrısı yaparken Ahmed Arif'in "Yalnız Değiliz" şiiriyle seslendi:

Külhan, kavgacıdır delikanlısı,
Ünlü mahpusanelerinde Anadolumun
En çok Çukurovalılar mahpustur,
Dostuna yarasını gösterir gibi,
Bir salkım söğüde su verir gibi,
Öyle içten
Öyle derin,
Türkü söylemek, küfretmek,
Çukurova yiğidine mahsustur...

Adana'nın yiğit evlatları, mert evlatları, yüreğinde vatan sevgisi, Atatürk sevgisi olan güzel insanları. Hepiniz hoş geldiniz. Hepimize geçmiş olsun. Burada büyük bir haksızlığın karşısında haklının yanında, Adana'nın iradesinin yanında durmak için, Adana gibi başkan Zeydan Karalar'a, Kadir Aydar'a, Oya Tekin'e sahip çıkmak için hoş geldiniz.

Dün o haksız karardan sonra burada miting kararı aldık. Dediler ki bir günde o meydan dolmaz. O meydan bu haliyle ancak Ferdi Tayfur'un tarihi konserinde doldu, başka türlü dolmaz. Görüyor musun Zeydan Başkan, 250 bin hemşerin sahip çıkıyor sana. Adana evlatlarına sahip çıkıyor, iradesine sahip çıkıyor. Kumpaslara itiraz ediyor. Helal olsun Adana'ya, helal olsun Çukurova'ya.

19 Mart günü, sabahın erken saatlerinde, bir gün önce 30 yıllık diplomasını iptal ettikleri Ekrem Başkanın kapısına dayananlar bir darbeye kalkıştılar. Darbe iktidara, yönetene yapılır. Bu darbe öyle bir darbeydi ki İstanbul'un yerel seçimde seçtiğine ama esas milletimizin takdiriyle bir sonraki cumhurbaşkanına darbeye kalkıştılar. Öyle olunca biz de kalktık, darbenin hedef aldığı merkeze, Saraçhane'ye gittik. Orada yedi gün yedi gece, önce yüz binlerle... Ama öyle kolay değildi. Biz Saraçhane'ye çağırınca vapurları bağladılar, metroları kapattılar. Beş günlük yasak getirdiler. Ama Saraçhane'de ilk akşam 110 bin kişi, ikinci akşam 200 bin kişi, üçüncü akşam 550 bin kişi, dördüncü akşam 1 milyon 200 bin kişi olduk. Ekrem Başkana, İstanbul'a sahip çıktık, darbeyi geri püskürttük.

Şimdi bugün, o darbenin üzerinden 118 gün geçtikten sonra o darbeyi yapanlar sadece İstanbul'la yetinmediler. Artık Adana'nın da Adıyaman'ın da Antalya'nın da İzmir'in de iradesine göz diktiler. Çünkü onlar kendisini yenenler istemiyorlar. Adil bir yarış yapmaktan korkuyorlar. Zeydan Başkandan korkuyorlar. Öyle olunca biz de bu akşam buradan onlara gösterelim dedik, el mi yaman bey mi yaman, darbeciler mi üstün millet mi üstün. İstanbul'daki bir avuç darbeciye karşı işte Adana'nın iradesi. 'Adanalıyık, Allah'ın adamıyık' diyenler burada. Birileri Cumhurbaşkanını kandırmış. Demiş ki üç sağlam savcım, üç hakimin, üç tane de yalancı şahidim, iftiracı gizli tanığım var. Bunlarla bunları un ufak ederiz, alaşağı ederiz. Televizyondan yayınları basarız, iftirayı basarız, seçimleri alırız. Ama iş öyle değil, kazın ayağı öyle değil, Adana'nın iradesi öyle değil. Ey Erdoğan, görüyor musun Adana'yı, görüyor musun Adanalıların başkanlarına sahip çıkışını?

Artık asla ve asla bu darbeye teslim olmayız. Bu darbeye direnecek miyiz, Zeydan Başkanı buraya getirecek miyiz? Ben size güveniyorum ve bu işin sonunda ülke için, Adana için en çok da ezilenler için, kimsesi olmayanlar için, yoksullar için, emekliler için, emekçiler için iyi olacağını, artık zenginlerin değil garibanların döneminin başlayacağı, bakan evlatlarının değil vatan evlatlarının sözünün geçeceği günleri göreceğiz.

Zeydan Karalar 67 yaşında ama 27 yaşında olandan hızlı koşan, çalışkan, sabah güneşle kalkan, batınca eve varan, bütün gün Adana için çalışan bir evladınız, kardeşiniz, ağabeyiniz. Seyhan'da bir dönem, iki dönemdir Adana Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan Zeydan Karalar'ın belki avukatları söylediyse biliyor ama ben duyunca gırtlağım düğümlendi. Bu meydan nasıl doldu bu kadar, 250 bin kişiyi kim getirdi, nasıl getirdi. Dediler ki Adana başka bir şehir, bütün minibüslerin üzerinde şöyle yazıyor, 'Zeydan Başkan pandemide, depremde sen vardın yanımızda, kim gelecekse bu akşam senin yanına bedava'. Bir şehir ayağa kalkmış. Adana ayağa kalkmış. Evlatlarına, iradesine sahip çıkmak için ayağa kalkmış. STK'lar, meslek örgütleri, dernekler, vakıflar... Zorlamadan, çağırmadan, organize etmeden, sadece mitingi duymuşlar, oradayız dediler, koştular geldiler. Teşekkür ediyoruz. Sendikalara, diğer siyasi partilere teşekkür ediyoruz. İyi ki varsınız, iyi ki birlikteyiz. Hepimiz biliyoruz ki kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.