Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Samimi bir üzüntümü de sizlerle paylaşmak istiyorum. 86 milyonun siyasi farklılıklarını, anlaşmazlıklarını bir yana bırakıp muhabbetle kucaklaştığı ve helalleştiği bayram günlerinde Türkiye'nin ana muhalefet Partisi'nin kendisini milletten ayrıştırması, bu mübarek günlerin ruhuna uygun olmayan bir davranıştır.
İstanbul'a çöreklenmiş bir avuç haraminin güdümünden bir türlü çıkamayan ana muhalefetin durumu demokrasimize de Türk siyasetine de asla yakışmamaktadır. Arpalığa çevirdikleri belediyelerin kaynaklarıyla semirenler, ana muhalefeti yolsuzluklarına canlı kalkan yaparak, Türk siyasetini de enfekte ediyor.
Türkiye'nin kronikleşmiş muhalefet açığı giderek derinleşiyor. Siyasi rakibimiz de olsa, biz bu tabloyu doğru bulmuyoruz. Sayın Özel ve CHP yönetiminin, yanlışta ısrar etmekten vazgeçip etkin pişmanlıktan faydalanması gerektiğine inanıyoruz. Bunun vakti çoktan gelmiştir. Türkiye gibi büyük ülkenin ana muhalefet partisinin aylardır kim kimin yüzüne tükürecek tartışmasıyla meşgul olmasını, ülkemiz adına utanç verici buluyoruz.
Enflasyonla mücadelede mevzi kazandıkça, inşallah, 86 milyonun tamamının refahını, alım gücünü ve hayat standardını daha da yükselteceğiz. Orta yüksek ve yüksek teknolojili yatırımlar için Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi programının büyüklüğün 500 milyar liraya çıkartıldı. Biz ekonomide de ne yaptığımızı ve nasıl netice alacağımızı da gayet iyi biliyoruz.
Sayın Özel çok iyi bildiği meselelerden bahsetsin. Toplanmayan çöplerden, kapı dışarı edilen işçilerden, çalışmayan merdivenlerden bahsetsin.
Türkiye, tüm enerjisini ve kapasitesini bekasına yönelik meselelere ayırması gereken çok hassas bir dönemden geçiyor. Terörsüz Türkiye'nin hedefe ulaşması için çalışıyoruz. CHP dahil, Grubu bulunan tüm partilerin, bu dönemde yüksek bir hassasiyet ve sorumluluk bilinciyle hareket etmelerini bekliyoruz.
İsrail'in saldırıları çok daha vahim çok daha barbarca bir boyut kazanmış durumda. Gazze'de 2 milyon masum sivil tamamen açlığa, susuzluğa ve ilaçsızlığa mahkûm edildi. İsrail her gün yüzlerce insanı katlediyor. Katliam politikaları farklı bir boyuta ulaştı. Netanyahu soykırım suçunda zalim Hitler'i çoktan geride bırakmıştır. Umarız er ya da geç katliamların hesabını verir.
İsrail haydutluk sahasını genişletti. İran'ın bu haydutluk karşısında kendisini savunması son derece meşru bir haktır. İran, gözü dönmüş bir ülke tarafından saldırıya uğramıştır. İsrail nükleer müzakeresi sürerken terör eylemi yaptı. İsrail ateşi tüm bölgeye yayılıyor. Uluslararası kurumlar sessiz kalıyor. Devlet terörüne sessiz kalmak rıza göstermektir. İsrail'in kural tanımazlığı karşısında sessiz kalınamaz. Sessiz kalanların da eline çocuk kanı sıçrıyor.
İsrail'in, İran'a yönelik terör saldırılarını yakından takip ediyoruz. Bu saldırıların Türkiye'ye olası etkileri konusunda bütün kurumlarımız teyakkuz halinde. Her olumsuzluğa hazırlık yapıyoruz. Her türlü senaryoya hazırız. İsrail saldırganlığı sona ermeli.
Süreçte yoğun diplomasi halindeyiz. Üzerimize ne düşüyorsa yapıyoruz. Nükleer konusu diplomasi ile çözülmeli. Saldırıların durması için elimizden geleni yapıyoruz.
Türkiye artık kendi semalarını yerli ve milli hava savunma sistemleriyle koruyan, entegre ve katmanlı bir savunma mimarisine sahip bir ülkedir. Artık İHA'larımız, SİHA'larımız hepsi var. Caydırıcılığımızı öyle bir düzeye çıkartacağız ki bırakın bize saldırmayı, hiç kimse bunu aklının ucundan dahi geçiremeyecek."
