A Milli Kadın Voleybol Takımı, 2025 yılındaki Milletler Ligi (VNL) performansıyla hayal kırıklığı yaşattı. Geçtiğimiz yıl turnuvayı şampiyonlukla noktalayan ve birçok oyuncusu bireysel ödüllerle onurlandırılan Filenin Sultanları, bu sezon hem takım olarak başarıdan uzak kaldı hem de turnuvanın rüya takımına hiçbir oyuncusunu sokamadı. Turnuvayı 6. sırada tamamlayan milliler, bu sonuçla son yılların en büyük düşüşlerinden birine imza attı.
Neler değişti? Türkiye neden liste dışı kaldı?
2023 ve 2024’te adeta fırtına gibi esen Türkiye Kadın Voleybol Takımı, bu yıl beklentilerin çok uzağında kaldı. Sakatlıklar, formsuzluklar ve oyun içi uyumsuzluklar, alınan kötü sonuçların başlıca nedenleri arasında gösterildi. Özellikle takım oyunundaki kopukluk ve bireysel performanslardaki düşüş, hem galibiyet sayısını etkiledi hem de bireysel ödüller konusunda Türkiye’yi geri planda bıraktı.
Tek bir Türk oyuncunun dahi rüya takıma seçilmemesi, taraftarları ve voleybol camiasını derin bir sorgulama sürecine itti. Bu tablo, “Filenin Sultanları eski gücünü kaybediyor mu?” sorusunu gündeme taşıdı.
Rüya kadroda İtalya ve Brezilya fırtınası
2025 Milletler Ligi'nin yıldızı tartışmasız İtalya oldu. Turnuvayı zirvede tamamlayan ekip, hem takım başarısıyla hem de bireysel performanslarıyla ön plana çıktı.
Monica De Gennaro, hem turnuvanın MVP’si hem de en iyi libero olarak dikkat çekti.
En iyi pasör unvanı Alessia Orro’ya, en iyi pasör çaprazı ise dünyaca ünlü yıldız Paola Egonu'ya gitti.
Myriam Sylla (İtalya) ve Gabi Guimarães (Brezilya) smaçör olarak rüya takımı süslerken, orta oyuncu pozisyonlarında Julia Kudiess (Brezilya) ve Agnieszka Korneluk (Polonya) yer aldı.
Bu liste, turnuvada dominasyon kuran ülkelerin oyun sistemlerini ve istikrarını bir kez daha gözler önüne serdi.
Filenin Sultanları için uyarı niteliğinde sonuç
2025 performansı, Türkiye için yalnızca başarısız bir turnuva değil; aynı zamanda geleceğe dair önemli bir sinyal oldu. Oyuncu rotasyonunun daralması, genç yeteneklerin yeterince süre alamaması ve lider oyunculardaki performans düşüşü, bu düşüşte etkili oldu. Teknik ekip ve federasyonun, bu sonuçları masaya yatırması ve 2026 öncesi ciddi bir yeniden yapılanma sürecine girmesi bekleniyor.
Yeni hedef: Paris 2026 öncesi toparlanma
Tüm gözler şimdi, yaklaşan 2026 uluslararası takviminde. Özellikle Paris Olimpiyatları öncesi milli takımın hem fiziksel hem de mental anlamda toparlanması şart. Aksi halde, Türkiye'nin son yıllarda kazandığı uluslararası prestij ciddi bir yara alabilir.