Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde yaşayan bir çift arasında daha önce reddedilen boşanma talebinin ardından, erkek eş, ortak hayatın kurulamadığını öne sürerek üç yıl sonra yeniden dava açtı.
“Evden Kovuldum, Hakarete Uğradım”
Davalı kadın, eşinin kendisine toplum içinde ve evde "Su sığırı", "Su merkebi", "Aptal", "Geri zekalı" gibi ifadelerle hakaret ettiğini ve kendisini evden kovduğunu iddia ederek davanın reddini talep etti. Aksi durumda ise aylık 10 bin TL nafaka ve toplam 1 milyon TL maddi-manevi tazminat talebinde bulundu.
“Erkek Tam Kusurlu”
Ereğli Aile Mahkemesi, yaptığı yargılama sonucu davacı erkeği boşanmada tam kusurlu buldu. Kararda, erkeğin hem eşine hem de ortak çocuğa karşı soğuk ve aşağılayıcı bir tutum içinde olduğu, hakaret ederek aile birliğini temelinden sarstığı belirtildi.
Tanık ifadelerine göre, ortak çocuk üniversite kaydı için babasıyla gitmek isterken, babası tarafından “Ben size bakmak zorunda değilim. Kendi hayatımı yaşamak istiyorum. Düşün yakamdan, defolun gidin evden” sözleriyle geri çevrildi. Bu olayın ardından kadın ve çocuğun evi terk etmek zorunda kaldığı aktarıldı.
Toplum İçinde Aşağılama
Mahkeme kararında, erkeğin toplum içinde eşine hakaret ederek onu aşağılamasının da boşanma gerekçeleri arasında yer aldığı vurgulandı. Kadına yönelik hakaretler, tanıklar tarafından da doğrulandı.
Tazminat ve Nafaka Cezası
Mahkeme, kadının talebi doğrultusunda, erkekten aylık 4 bin 500 TL yoksulluk nafakası, 120 bin TL maddi tazminat, 120 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
Yargıtay Kararı Onadı
Erkeğin itirazı üzerine dosya önce Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Hukuk Dairesi’ne gitti. İstinaf mahkemesi yerel mahkeme kararını hukuka uygun buldu. Kararın temyiz edilmesi sonrası dosya Yargıtay 2’nci Hukuk Dairesi’ne taşındı. Yargıtay, yerel mahkemenin kararında usul ve esasa aykırılık bulunmadığını belirterek hükmü onadı.
Yargıtay kararında, “Tarafların iddia ve savunmaları ile deliller birlikte değerlendirildiğinde, kararın bozulmasını gerektirecek bir durum görülmemiştir” denildi.
