Van’da yer alan ve Mimar Sinan’ın bölgedeki tek eseri olarak bilinen Hüsrev Paşa Camii, son günlerde turistlerin uygunsuz kıyafet ve davranışlarıyla gündeme geldi. Osmanlı döneminin nadide mimari örneklerinden biri olan camide, bazı ziyaretçilerin şort ve benzeri kıyafetlerle dolaşması, yüksek sesle konuşması ve fotoğraf çekimi için verdikleri pozlar, hem cami cemaati hem de sosyal medya kullanıcıları tarafından büyük tepki topladı.
1567’den Günümüze: Saygı Yerine Şov
1567 yılında inşa edilen ve Van’ın inanç turizmi açısından en önemli tarihi yapılarından biri olan cami, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Ancak son günlerde ortaya çıkan bazı görüntüler, ziyaretçilerin tarihi ve dini mekânlara yaklaşımı konusunda ciddi bir hassasiyet eksikliği olduğunu gözler önüne serdi. Özellikle cami avlusunda saygı sınırlarını zorlayan pozlar verilmesi, tepkilerin dozunu artırdı.
Dört Dilde Uyarı: Ama Yine de Kurallara Uyulmadı
Caminin avlusuna yerleştirilen tabelalarda, Türkçe, İngilizce, Arapça ve Kürtçe olarak, “İslam dininde caminin avlusu caminin içi gibi kabul edilir ve önem verilir” uyarısı yer alıyor. Ancak gelen görüntüler, bu uyarıların dikkate alınmadığını ve kuralların açıkça çiğnendiğini gösteriyor. Kültürel mirasın korunması ve dini alanlara saygı konusundaki farkındalığın eksikliği, hem yerel halk hem de sosyal medya kullanıcıları arasında rahatsızlık yarattı.
Sosyal Medyada Geniş Yankı: Saygı Çağrısı
Söz konusu görüntülerin paylaşılması sonrası X (eski adıyla Twitter) ve Instagram'da binlerce kullanıcı, “Tarihe ve inanca saygı gösterin”, “Burası tatil yeri değil, kutsal bir alan” gibi yorumlarla tepki gösterdi. Camilerde ziyaretçilerin uyması gereken kuralların daha sıkı denetlenmesi gerektiğini savunan kullanıcılar, özellikle turistik bölgelerde rehberlerin bu konuda bilgilendirme yapmasını önerdi.
Tepkiler Artıyor: Kültürel Saygı Sorunu Gündemde
Sadece dini değil, aynı zamanda kültürel bir miras olan camiler, hem inanç hem de tarih açısından korunması gereken mekanlar olarak öne çıkıyor. Yetkililerden henüz resmi bir açıklama gelmezken, dini değerlerin gözetilmediği davranışların artması, bu tür tarihi yapılarda yeni önlemlerin alınmasını gündeme getirebilir.