İngiltere, uzun süredir terör örgütü olarak tanıdığı Heyet Tahrir Şam’ı (HTŞ) resmi olarak yasaklı örgütler listesinden çıkardı. Suriye’de Esed rejiminin devrilmesi ve yeni yönetimin göreve gelmesiyle birlikte atılan bu adım, uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. İngiliz hükümeti, bu kararın hem iç güvenlik hem de dış politika açısından stratejik bir hamle olduğunu savunuyor.
İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları tarafından yapılan ortak açıklamada, bu değişikliğin Suriye’deki yeni hükümetle daha yakın temaslar kurulmasını kolaylaştıracağı ifade edildi. Aynı zamanda HTŞ'nin, DEAŞ’a karşı mücadelede potansiyel bir ortak olarak değerlendirildiği de açıkça vurgulandı.
HTŞ artık İngiltere'nin gözünde “yasaklı” değil
Heyet Tahrir Şam, uzun yıllardır başta İngiltere olmak üzere birçok Batılı ülke tarafından radikal İslamcı bir terör örgütü olarak kabul ediliyordu. Ancak son dönemde Suriye'de yaşanan siyasi değişimlerin ardından dengeler hızla değişti. Aralık ayında Ahmed Şara liderliğindeki güçlerin Esed rejimini devirmesiyle birlikte yeni bir dönem başladı.
İngiltere, bu süreci yakından takip ettiğini belirterek, HTŞ’nin artık doğrudan ulusal güvenlik tehdidi oluşturmadığını ve yeni Suriye hükümetinin bir parçası haline geldiğini kaydetti. Hükümet yetkilileri, bu adımın sadece bir “terör listesi değişikliği” değil, aynı zamanda geleceğe yönelik bir diplomatik stratejinin parçası olduğunu savunuyor.
DEAŞ’a karşı iş birliği vurgusu öne çıktı
İngiltere'nin açıklamasında dikkat çeken unsurlardan biri de HTŞ'nin, DEAŞ’a karşı yürütülen mücadelede potansiyel bir müttefik olarak konumlandırılması. “DEAŞ hâlâ Suriye’de en büyük tehditlerden biri olmaya devam ediyor” ifadelerine yer verilen bildiride, HTŞ'nin bu tehdide karşı yeni yönetimle birlikte mücadele edeceği ve İngiltere'nin güvenliği açısından olumlu bir gelişme yaratacağı belirtildi.
Ayrıca Esed rejiminin geçmişte kullandığı kimyasal silahların tamamen ortadan kaldırılması için Suriye ile daha yakın iş birliği yapılacağı ve bu konuda Ahmed Şara yönetiminden “kesin imha” sözü alındığı da aktarıldı.
Yaptırımlar kalktı, diplomasi devreye girdi
İngiltere, sadece HTŞ’yi listeden çıkarmakla kalmadı; nisan ayında Suriye’deki bazı devlet kurumlarına yönelik yaptırımları da kaldırmıştı. Bu kurumlar arasında Savunma ve İçişleri Bakanlıkları da bulunuyordu. Gözlemciler, bu adımların tamamının İngiltere'nin Suriye’deki yeni hükümeti tanıma ve onunla çalışabilir bir ilişki kurma stratejisinin bir parçası olduğunu değerlendiriyor.
Eleştiriler ise gecikmedi. Bazı çevreler, geçmişte radikal unsurlar barındıran HTŞ’nin böylesine hızla meşrulaştırılmasının hem etik hem de stratejik açıdan riskli olduğunu savunuyor. Ancak hükümet kanadı, "değişen şartlara göre pozisyon almak" zorunda olduklarını ifade ediyor.