İsrail'in İran'a yönelik yeni saldırılarının ardından "Nükleer tesis vurulursa ve sızıntı olursa, Türkiye ne kadar etkilenir?" sorusu akıllarda yer etti.
Nükleer serpintinin bir bölgeden başka bir bölgeye taşınıp taşınmayacağını belirleyen en önemli faktör, rüzgârların yönü ve atmosferik hava akımlarıdır.
Bu nedenle nükleer tehlikeye karşı en etkili erken uyarı mekanizması, hava kütlelerinin hareket yönünü analiz etmektir.
NOAA tarafından geliştirilen HYSPLIT (Hybrid Single Particle Lagrangian Integrated Trajectory) modeli kullanılarak 13 Haziran 2025 tarihli geri yönlü (backward trajectory) amatörce hava akımı analizleri yapılmıştır.
Bu analizlerde iki farklı nokta değerlendirilmiştir:
- Tebriz civarı (Enlem: 37.55°N, Boylam: 45.07°E):
- Bu noktaya ulaşan hava kütlelerinin, Türkiye yönünden herhangi bir hava taşınımı izlenmemiştir. Aynı şekilde, bu hava kütlelerinin Türkiye'ye taşındığına dair bir iz de yoktur.
- Tahran’ın güneydoğusu (Enlem: 36.17°N, Boylam: 51.42°E):
- Bu bölgede yapılan analizde hava kütlelerinin Suudi Arabistan, Basra Körfezi ve Umman Körfezi yönlerinden geldiği tespit edilmiştir.
Ayrıca bu bölgelerden yapılan yükseklik katmanlarına göre değerlendirmede de Türkiye’ye doğru herhangi bir hava akımı da tespit edilmemiştir.
Analizler ışığında, 13 Haziran 2025 tarihli atmosferik koşullar altında Türkiye’nin, İran’daki olası bir nükleer serpinti olayından etkilenme riski bulunmamaktadır.