Fenerbahçe'de gerçekleşecek seçim için kolları sıvayan Ali Koç, Kadın Kongre Üyeleri ile bir araya geldi.

Düzenlenen organizasyonda seçime dair açıklamalarda bulunan Koç, yakın dönemde takımdan ayrılan Mourinho ile ilgili de ilk kez konuştu.

İşte Ali Koç’a sorulan sorular ve yanıtları:

Filenin Sultanları Finalde! Türkiye 3-1 Japonya
Filenin Sultanları Finalde! Türkiye 3-1 Japonya
İçeriği Görüntüle

"Yıllardır Fenerbahçe’nin borçlarını ödüyorsunuz, Kulübümüzün 347 milyon Euro’luk finansal borcunu 69 milyon Euro’ya indirdiniz. Hayatınız boyunca yaşamadığınız bu borç kâbusunu yaşamak nasıl bir duyguydu?"

"Doğrudur. Yarın çalışanların ve sporcuların maaşını nasıl ödeyeceğiz diye uyuyamadığım geceler oldu. Uyku haplarıyla tanıştım. Ama sonunda başardık. Fenerbahçe için önemli olan borçsuz olmak değil, mali bağımsızlıktır. Yani istediğini yapma ve istediğin zaman borçlanma lüksüne sahip olmaktır. Ki artık buna sahibiz.”

"Başkanım pek para harcamayı sevmiyorsunuz. Skriniar’ı 20 milyon Euro’ya değil de 8 milyon Euro’ya almak için direndiniz. Sonra hasta yatağınızda bir gecede 100 milyon Euro harcadınız. Acaba siz hastayken biri kartınızı mı ele geçirdi? Ya da hesabınızdan 100 milyon Euro çekilse hisseder miydiniz?"

"Hesabımızdan 100 milyon Euro çekildiğinde hissetmeyecek bir lüksümüz olsaydı keşke. Fenerbahçe’nin borcu olmazdı!"

"Mourinho’yu neden gönderdik? İlk kez burada açıklıyorum. Acı bir ayrılık. Kimyamız uyuşuyordu, başarıları ortada. Onu buraya getirebilmek bile büyük başarıydı. Her şeyden öte dost olduğum biriyle ayrılmak zordu. Hocamızı getirirken defans ağırlıklı oynadığını biliyorduk. Ama sezon sonunda daha baskın oynamamız gerektiğini konuştuk. 99 golle 99 puan toplamaktır bizim genetiğimiz. Benfica’ya elenmek sorun değil ama elenme şeklimiz kabul edilemez. Bu da bana geçen yılın futbolunun devam edeceğini hissettirdi. Geldiğimiz nokta itibarıyla bu kadronun daha iyi futbol oynayacağına inandığımız için yolları ayırdık. Bu futbol Avrupa’da iş yapar ama Türkiye’de çoğu maçta ezip geçmemiz gerekiyor. Her maçta geriye düşüp öne geçmek için çırpınıyoruz."

"Siz de çok yakışıklısınız başkanım. Saadettin Bey de çok yakışıklı! Peki biz neden size oy verelim?"

"O daha yakışıklı, daha fit! Ama en güzel soruyu en sona saklamışsın. Neden bana oy versinler? Şunu düşünsünler; yeni bir macera mı, yoksa tohumların vereceği meyvelerle yeni yatırımlarla, yeni atılımlarla yola devam etmek mi? Yönetim kurullarına da bakıp incelesinler. Yani o kudret kimde var? O büyük yatırımları kim daha iyi yapabilir, bunu bir düşünsünler."