Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Toplantımızda tarım, ulaştırma, ekonomi ve güvenlik başta olmak üzere Türkiye'nin gündeminde yer alan kritik konuları değerlendirdik. 14-28 Mayıs 2023 seçimleri siyasi hayatımızın dönüm noktalarından biri olarak tarihe geçmiştir. Milletimiz her iki seçimde de istikbaline dair çok önemli kararlar vermiştir. Milletimiz içeride kavgalı sürekli kriz üretmeye meyyal yapı yerine tercihini Meclis'te Cumhur İttifakı'ndan, Cumhurbaşkanlığı'nda da şahsımızdan yana kullanmıştır. Bugün bir kez daha şahsımı yüzde 52,18 oy oranıyla Cumhurbaşkanlığı makamına layık gören vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Tercihleri farklı yönde tecelli etse de sandığa giderek demokrasimize sahip çıkan tüm vatandaşlarımıza aynı şekilde teşekkürlerimi iletiyorum.
ÜLKEMİZİN ATLATTIĞI TEHLİKENİN BÜYÜKLÜĞÜ ZAMANLA ANLAŞILACAK
Bugün geriye dönüp baktığımızda hem 14 Mayıs'ta hem de 28 Mayıs'ta yapılan tercihin ne kadar hayati olduğunu daha net görüyoruz. Türkiye'nin derin bir uçurumun kenarından nasıl döndüğü bugün daha iyi anlaşılıyor. Son 2 yılda yaşanan gelişmeleri, tartışmaları, ayrışmaları düşününce bu aziz milletin verilmiş sadakası varmış diyorum. Sadece son 1 haftada şahit olduğumuz meydan muharebesi bile bunu görmek için ziyadesiyle kafidir. Düşünebiliyor musunuz; daha iki yıl öncesine kadar beyaz gömlek giyip video çekerek birbirlerini övgü yağmuruna tutanlar, bakıyorsunuz gırtlak gırtlağa bir kavganın baş aktörleri olarak her gün manşetleri süslüyor. Ülkemizin atlattığı tehlikenin büyüklüğü zamanla daha iyi anlaşılacak.
TÜRKİYE'NİN HİÇBİR SORUNU ÇÖZÜMSÜZ DEĞİLDİR
Kabinemiz de görevdeki ikinci yılını yarın tamamlıyor. Cumhurbaşkanı Kabinesi olarak tam bir uyum içinde 2 senedir ülkemize ve milletimize aşkla hizmet ediyoruz. Kalan 3 yıllık sürede de gayemiz ülkemizi kalkındırmak, insanımızın refah seviyesini yükseltmek, demokrasimizi güçlendirmek, milletimizin ezeli ve ebedi kardeşliğine vurulan paslı zincirleri birer birer söküp atmaktır. Türkiye terör sorunu başta olmak üzere her türlü meselesini çözecek kudrete, iradeye ve demokratik olgunluğa sahiptir. Terörsüz Türkiye sürecimiz inşallah bunun mihveri ve mihengi olacaktır. Suhuletle geçilen her aşamayla birlikte toplumumuz rahatlamakta, devlet millet kaynaşması daha da artmaktadır. Ne kadar çetrefil olursa olsun Türkiye'nin hiçbir sorunu çözümsüz değildir. Meselelerimizi konuşmanın en sağlam zemini şüphesiz siyasettir. 23 yıllık kazanımlar sayesinde demokrasimiz karşılıklı saygı çerçevesinde her türlü sorunu tartışacak, bunlara ortak akılla çözüm bulacak yetkinliğe kavuşmuştur. Bundan kimse kuşku duymuyor. Yıllardır acıdan ve gözyaşından beslenenlerin Türkiye'nin yüklerinde kurtulma ihtimalinin kuvvetlenmesinden endişe etmesi gayet doğaldır. Biz bunlara aldırmadık, aldırmayacağız. Çözüm yerine sorunun parçası olmakta ısrar edenleri milletimizin engin ferasetine havale ediyoruz.
İSTANBUL'DA RUSYA- UKRAYNA HEYETLERİ BİR ARAYA GELDİLER
Son toplantımızdan bu yana içeride ve dışarıda çok önemli toplantılara, açılışlara, ziyaretlere iştirak ettik. Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenskiy ve heyetini Ankara'da misafir ettim. Rusya-Ukrayna Savaşı'nın adil bir barışla sona erdirilmesine yönelik ilkeli politikamızı bu vesileyle tekrar teyit ettik. Ve bugün İstanbul'da Rusya-Ukrayna heyetleri Hakan Bey'in riyasetinde bir araya geldiler. Gerçekten çok çok muhteşem bir buluşma oldu. Ve bu buluşma neticesinde özellikle bundan önce 1000'er esir değişimi olduğu halde bu defa bu esir değişimleri 1000'in üzerine çıktı. 1000'in üzerine çıkmanın ötesinde de bir de bu esir değişiminin dışında gerek Rusya gerek Ukrayna tarafında bazı cesetlerin de birbirlerine de iadesi söz konusu oldu. Bu rakamlar da gerçekten çok büyük. Dışişleri Bakanım ve medya bu rakamları da İstanbul'da yapılan basın açıklamasıyla bunları dünya kamuoyuna açıklıyorlar. Bu da tabii ki İstanbul'daki buluşmaların ne kadar büyük önem ifade ettiğini ortaya koyuyor. Hamdolsun Türkiye bu iş için İstanbul'la bir dönüm noktası oldu.
Her iki taraf için de benim en büyük arzum gerek Sayın Putin'i gerekse Zelenskiy'yi aynı şekilde İstanbul veya Ankara'da bir araya getirmek. Hatta ve hatta Sayın Trump'ı da yanlarına almak. Eğer kabul buyururlarsa ben de kendileriyle bu buluşmada bir araya gelir ve böylece İstanbul'u adeta bir barış merkezi haline getirelim istiyorum. Bunun girişimlerini de bu son buluşmadan sonra adımını atacağız.
ÖNÜMÜZDEKİ 10 SENE AİLEYİ ÖNCELEYEN POLİTİKALAR DÜZENLEYECEĞİZ
Biliyorsunuz 2025 senesini ülkemizde 'Aile Yılı' olarak ilan ettik. Sadece bu yılı değil, önümüzdeki 10 sene aileyi önceleyen politikaları hayata geçireceğiz. Artan tehditler karşısında aile müessesesini güçlendirecek, gençlerimizin yuva kurmalarını kolaylaştıracak, tehlike çanlarının çaldığı nüfus artış hızımızı tekrar olması gereken düzeye çıkaracak adımlar atacağız. Küresel zorbalığa dönüşen cinsiyetsizleştirme politikalarıyla mücadelemiz kararlılıkla devam edecek.
Türkiye barış diplomasisinin ana merkezlerinden biri haline dönüşüyor. Gayretlerimiz neticesinde Rusya ve Ukrayna heyetleri ülkemizde bir araya geldiler. Dünkü hadiseye rağmen toplantının gerçekleşmesi başlı başına önemli bir başarıdır. Türkiye'nin tavrı savaşın ilk gününden beri bellidir. Biz bölgemizde çatışma, kavga, savaş ve zulüm görmek asla istemiyoruz. Barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz. Her iki tarafın da kabul edeceği, sürdürebilir bir barışın tesisi için samimi bir çaba içindeyiz. Türkiye hakkaniyetli tutumuyla herkesin güvenini kazanmış bir ülkedir. Türkiye sözü, duruşu, tavrı çok yakından takip edilen bir devlettir.
TÜRKİYE KİMSENİN VASSALI DA VEKİL AKTÖRÜ DE DEĞİLDİR
Rakiplerimiz dahil birçok ülke Türkiye'nin artan etkinliğinden övgüyle bahsederken, CHP eski genel başkanının ülkemize yönelik 'vassal' benzetmesi son derece çirkin, hakaretamiz bir yaklaşımdır. Türkiye'yi kimi güçlerin vekil aktörü olarak tanımlaması ise bu zatın kendi ülkesine dair bir türlü düzelmeyen çarpık bakış açısının yeni bir tezahürüdür. Türkiye kimsenin vassalı da vekil aktörü de değildir. Türkiye CHP eski genel başkanının iddia ettiği gibi vassallığa doğru değil, her alanda tam bağımsızlığa doğru hızla yol almaktadır. 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde Batı başkentlerinde kapı kapı dolaşan, hatta ekonomist ithal etmekle övünen yine kendisinden başka birisi değildir. Gördüğümüz kadarıyla köşe yazarlığı da tıpkı siyasetçiliği gibi pek parlak ilerlemiyor. Hazır bol bol vakti varken kimsenin itibar etmediği marjinal tezlere kalemşörlük yapmak yerine kendisini biraz geliştirmesini tavsiye ediyorum.
Biz bunlar gibi küçük hesapların değil, büyük hedeflerin peşindeyiz. Sadece diplomasi değil, ulaştırmadan tarıma eğitimden sağlığa ekonomiden ticarete hemen her alanda başarı tablomuza yeni yıldızlar eklemenin derdindeyiz. Türkiye'nin önünde Allah'ın izniyle tarihi fırsat penceresi açılmıştır. Olumsuz düşünmek, karamsarlığa kapılmak, sabah akşam korku yayan felaket tellallarına kulak asmak için hiçbir sebep yoktur. Türkiye emin ve ehil kadroların riyasetinde güvendedir.
4 HAZİRAN'DA EMEKLİYE TOPLAM 57.4 MİLYARLIK ÖDEME
Cuma günü açıklanan 2025 yılı ilk çeyrek büyüme rakamlarından sonra bugün de ihracat tarafından son derece umut verici haberler aldım. 2025 yılı Mayıs ayında ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,7 oranında artış kaydetti ve 24,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylece Cumhuriyet tarihimizin Mayıs ayı ihracat rekorunu kırdık. Bu senenin ilk 5 ayında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla ihracatımız 3,5 oranında artarak toplam 111 milyar dolara ulaştı.
4 Haziran'a kadar 15,9 milyon emeklimize toplam 57,4 milyar liralık ödeme gerçekleştireceğiz. Yaşlı ve engelli aylıklarının ödemelerini de yarın yapıyoruz. Böylece 1 milyon 350 bin kardeşimize de toplam 6 milyar 300 milyon lira ödeyeceğiz.