Kolombiya’nın güneybatısında yaşanan tansiyon dolu olay dünya kamuoyunun gündemine oturdu. Cauca yönetim bölgesine bağlı El Tambo kasabası yakınlarındaki Los Tigres kırsalında, operasyon dönüşü hareket eden 45 Kolombiya askeri, yaklaşık 600 kişilik bir grup tarafından alıkonuldu. Olay kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, bugün yapılan açıklamayla askerlerin özgürlüklerine kavuştuğu duyuruldu.
Kolombiya ordusu, olayın yaşandığı bölgenin uyuşturucu kaçakçılığıyla anılan noktalar arasında yer aldığını ve bölgede uzun süredir güvenlik operasyonlarının sürdüğünü aktardı.
Cumhurbaşkanı Petro: “Sivillere Zarar Verilmeyecek, Operasyonlar Sürecek”
Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla gelişmeleri doğruladı ve kamuoyuna güvence verdi. “Askerlere saldıran bölgelerde hava operasyonları yapılacak ama sivillere zarar verilmeyecek.” diyen Petro, devletin kontrolünü yeniden tesis etmekte kararlı olduklarını ifade etti.
Petro, “Amacımız mafyalardan halkı korumak ve ülke topraklarını temizlemek. Ulusal toprakları mafyalardan temizlemek, bu Cumhurbaşkanı’nın görevidir.” sözleriyle kararlılık mesajı verdi.
“Kolombiya’nın Çocukları Birbirini Kucaklamalı”
Cumhurbaşkanı Petro, bölgede yaşayan halka doğrudan seslenerek dikkat çeken bir çağrıda bulundu. “Askerleri serbest bırakın, onlar sizin çocuklarınız olabilir. Kolombiya’nın çocukları birbirini kucaklamalı.” diyen Petro, diyalog kapılarını da açık bıraktı.
“Artık tarım ürünlerini barışçıl şekilde değiştirme zamanı. Diyalog komisyonu hazır, bu Cumhurbaşkanı'nın sözüdür.” açıklamasıyla hem sosyal hem de ekonomik dönüşüm çağrısında bulundu.
Uyuşturucu Ticaretinin Gölgesinde Süren Güvenlik Krizi
Uzun süredir uyuşturucu kaçakçılığı ve yasa dışı silahlı gruplarla mücadele eden Kolombiya güvenlik güçleri, özellikle ülkenin güneybatı bölgelerinde büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor. Alıkonulma vakaları, bölgede devlet otoritesinin zayıf kaldığı alanları yeniden gündeme getiriyor.
Uzmanlara göre bu tür olaylar, sadece güvenlik sorunu değil, aynı zamanda toplumsal uzlaşı, ekonomik dönüşüm ve devlet-halk ilişkilerinin güçlendirilmesi gerekliliğini de ortaya koyuyor.
