Ekranların başarılı ve dikkat çeken oyuncularından Pınar Deniz, uzun yıllardır bağlı bulunduğu menajerlik şirketiyle yollarını ayırma kararı aldı. Bu ayrılık, sadece bir profesyonel kopuş değil, aynı zamanda sektördeki çalkantılı sürecin somut bir yansıması olarak yorumlandı.

Deniz’in ayrıldığı ajans ise kamuoyunun yakından takip ettiği bir ismin kurucusu: Gezi Parkı davası kapsamında tutuklu bulunan Ayşe Barım’ın yönettiği ID İletişim. Barım’ın gözaltına alınmasının ardından başlayan davayla birlikte, şirket bünyesindeki birçok ünlü ismin pozisyonunu yeniden gözden geçirdiği konuşuluyordu. Bu süreçte Pınar Deniz, sosyal medya profilinden ID İletişim etiketini kaldırarak, artık yeni bir sayfa açtığını duyurdu.

Yeni menajeri profilinde: Tüm dijital izler silindi

Ünlü oyuncunun bu kararı aldığı ilk an, takipçiler tarafından hemen fark edildi. Sosyal medya hesabından ID İletişim’e ait bilgileri kaldıran Pınar Deniz, yeni menajerinin adını ekleyerek resmi geçişi doğrulamış oldu. Ardından ID İletişim de internet sitesindeki sanatçı listesinden Deniz’in adını kaldırarak bu ayrılığı kamuoyuna yansıttı.

İki tarafın da aynı gün içinde karşılıklı olarak hamle yapması, ayrılığın kesinleştiğini ve planlı bir şekilde gerçekleştirildiğini ortaya koydu. Bu gelişme, Barım’ın tutukluluk süreciyle birlikte ajansın sektördeki konumunun da sorgulanmaya başladığını gösteriyor.

Ayşe Barım davası gündemde: Sanatçılar tek tek uzaklaşıyor

Pınar Deniz’in ayrılığı, ID İletişim’den gelen ilk kopuş değil. Daha önce Hazal Kaya ve eşi Ali Atay’ın ajansla yollarını ayırdığı biliniyordu. Son olarak Bergüzar Korel ve Fahriye Evcen’in sosyal medya profillerinden ID İletişim etiketini kaldırmaları, başka ayrılıkların da yakın olabileceği yönünde yorumlandı.

Ancak Korel ve Evcen’in hâlâ şirketin sosyal medya hesabını takip etmeyi sürdürmeleri, resmi olarak bir bağın devam ettiğini düşündürüyor. Buna karşın Pınar Deniz’in tamamen bağımsız hareket etmesi, kararlılıkla alınmış bir pozisyonu işaret ediyor.

30 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor

Ayşe Barım hakkında hazırlanan iddianame, yalnızca sektörel değil, hukuki boyutlarıyla da geniş yankı uyandırdı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen iddianamede, Barım’ın 2013 yılındaki Gezi Parkı protestolarında sanatçıları yönlendirerek kamuoyunu etkilediği, eylemlerin organizasyonuna katkı sunduğu öne sürülüyor.

Necati Bilgiç’e Ne Oldu? Yeşilçam’ın Emektar Oyuncusuna Şizofreni Teşhisi Konuldu
Necati Bilgiç’e Ne Oldu? Yeşilçam’ın Emektar Oyuncusuna Şizofreni Teşhisi Konuldu
İçeriği Görüntüle

Barım hakkında “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçlamasıyla 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Davanın ilk duruşması 7 Temmuz’da görülmüş, Barım’ın tutukluluk halinin devamına karar verilmişti. Cezaevinde sağlık sorunları yaşadığı bildirilen menajerin birkaç kez baygınlık geçirdiği de iddialar arasında yer alıyor. Dava, 1 Ekim tarihine ertelendi.

Sektörde domino etkisi: Ajansın prestiji sorgulanıyor

Barım’ın tutuklanması sonrası ID İletişim ajansına bağlı ünlü isimlerin bir bir ayrılması, sektörde bir domino etkisi yarattı. Bu süreçte ajansla çalışan birçok oyuncunun, kariyerleri ve imajları üzerindeki etkileri değerlendirdiği konuşuluyor. Pınar Deniz’in aldığı bu karar, yalnızca bireysel bir tercih değil, aynı zamanda sanat dünyasında yaşanan sessiz değişimin somut bir yansıması.

Bu gelişmelerin ardından gözler, ID İletişim’in bünyesinde yer alan diğer isimlere çevrilmiş durumda. Önümüzdeki günlerde başka ayrılıkların yaşanması sürpriz olmayacak gibi görünüyor.