Kasım 2016'dan bu yana tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş için avukatları, tahliye talebiyle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuruda bulundu. Başvurunun, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Demirtaş hakkında verdiği ikinci ihlal kararının 8 Ekim'de kesinleşme süresinin dolmasından hemen önce yapılması, süreci daha da kritik hale getirdi.
Demirtaş İçin Tahliye Başvurusu Yapıldı
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Kobani davasında verilen mahkûmiyet kararına karşı, Demirtaş’ın avukatları geçtiğimiz 24 Eylül’de istinaf yoluna başvurdu. Dosya, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi tarafından esas numarası verilerek kayda geçirildi.
Yaklaşık 30 bin sayfalık gerekçeli karara karşılık, avukatların hazırladığı 400 sayfalık savunma dosyasında, AİHM’in önceki hak ihlali ve tahliye kararlarına da yer verildi. Başvuruda, Demirtaş’ın derhal tahliyesi talep edildi.
Karar Önümüzdeki Hafta Gelebilir
İstinaf başvurusu sonrası gözler şimdi Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne çevrildi. Mahkemenin, tahliye talebine ilişkin kararını önümüzdeki hafta açıklaması bekleniyor. Bu gelişme, sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi yansımaları açısından da dikkatle takip ediliyor.
AİHM Kararı İçin Geri Sayım: 8 Ekim Kritik Tarih
Demirtaş dosyasındaki bir diğer önemli gelişme ise AİHM’in ikinci ihlal kararının kesinleşme süreci. Türkiye’nin bu karara itiraz etme süresi 8 Ekim 2025 tarihinde dolacak. Eğer Türkiye, bu tarihe kadar bir itirazda bulunmazsa, Demirtaş’ın tahliyesi AİHM kararıyla yasal bir zorunluluğa dönüşebilir.
Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, yaptığı açıklamada 8 Ekim tarihini "sürecin turnusol kağıdı" olarak nitelendirdi ve kararın yalnızca müvekkili için değil, Türkiye’nin hukuki sorumlulukları açısından da belirleyici olduğunu vurguladı.
MHP'den AİHM Vurgusu: “Anayasa 90. Madde Ortada”
Siyasi çevrelerde de tahliye ihtimali tartışma konusu oldu. MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, AİHM kararlarının Türkiye’yi bağladığını hatırlatarak, Anayasa'nın 90. maddesine dikkat çekti. Yıldız, "Anayasa'nın 90. maddesi orada dururken, elbette bazı şeyler yapmak gerekir" diyerek dolaylı da olsa AİHM kararlarının uygulanması gerektiğine işaret etti.
Bu açıklama, MHP’nin daha önceki tutumlarına kıyasla dikkat çekici bir “yumuşama” sinyali olarak yorumlandı.
Demirtaş Dosyası Yine Türkiye Gündeminde
Selahattin Demirtaş hakkında daha önce de AİHM ve Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından verilen hak ihlali kararları, uzun süre kamuoyunda ve hukuk çevrelerinde tartışılmıştı. Ancak bu kez, kararların uygulanmaması durumunda uluslararası yükümlülüklerin ihlali söz konusu olacak.
8 Ekim tarihi, yalnızca Demirtaş’ın bireysel hukuki süreci için değil, Türkiye’nin AİHM kararlarına yaklaşımı açısından da tarihi bir dönüm noktası olarak görülüyor.
