Dünya

Trump Yönetimi, UCM`nin Bazı Üyelerini Yaptırım Listesine Aldı

ABD yönetimi, Uluslararası Ceza Mahkemesi üyesi bazı yargıç ve savcı yardımcılarını, `İsrail aleyhindeki tutumları` nedeniyle yaptırım listesine aldığını açıkladı. Karara sert tepki gösteren Uluslararası Ceza Mahkemesi, kararı bağımsız adalet kurumuna yönelik açık saldırı` olarak nitelendirdi. ABD haziranda da 4 UCM yargıcına daha yaptırım uygulamıştı.

Abone Ol

ABD yönetimi, Uluslararası Ceza Mahkemesi üyesi bazı yargıç ve savcı yardımcılarını daha yaptırım listesine aldığını duyurdu.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, yazılı açıklama yaparak, Başkan Donald Trump`ın ilgili başkanlık kararnamesi uyarınca UCM üyesi 4 ismi yaptırım listesine eklediklerini belirtti.

Rubio, Uluslararası Ceza Mahkemesi yargıçları Kimberly Prost ile Nicolas Guillou`nun yanı sıra savcı yardımcıları Nazhat Şamim Khan ve Mame Mandiaye Niang`ı yaptırım listesine aldıklarını açıkladı.

ABD’li bakan, açıklamasında, `bu kişiler, uluslararası ceza mahkemesinin ABD veya İsrail vatandaşlarını, bu ülkelerin rızası olmaksızın soruşturma, tutuklama, gözaltına alma veya yargılama çabalarına doğrudan katılan yabancı kişilerdir. Mahkeme, ABD ve yakın müttefikimiz İsrail’e karşı hukuk savaşı için bir araç olarak kullanılan bir ulusal güvenlik tehdididir.` ifadelerini kullandı.

UCM`den ABD yaptırımlarına sert tepki

Karara sert tepki gösteren uluslararası ceza mahkemesi, internet sayfasından yaptığı açıklamada, Filistin soruşturmasında görev alan bazı yargıç ve savcı yardımcılarının `İsrail aleyhindeki tutumları` nedeniyle yaptırım listesine alınmasını `bağımsız adalet kurumuna yönelik açık saldırı` olarak nitelendirdi.

UCM: Milyonlarca Masum Mağdura Hakaret

Yaptırımların, `mahkemenin taraf devletlerine, kurallara dayalı uluslararası düzene ve her şeyden önemlisi dünya çapında milyonlarca masum mağdura hakaret` oluşturduğu belirtilerek, UCM`nin, personelinin ve mağdurların arkasında kararlılıkla durduğu vurgulandı.

Açıklamada, taraf devletlerin ve insanlık ile hukukun üstünlüğü değerlerini paylaşan herkes `mahkemeye ve uluslararası suçların mağdurlarının çıkarları doğrultusunda yürütülen çalışmalarına sağlam ve tutarlı destek sağlamaya` çağrıldı. Mahkemenin `hiçbir kısıtlama, baskı veya tehdidi dikkate almadan yargılama görevlerini kararlılıkla yerine getireceği` kaydedildi.