Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"14 Mayıs 1950 ülkemizin demokrasiye geçtiği gündür. Halkımız 'yeter, söz milletindir' diyerek Menderes ve arkadaşlarını tek başına iktidara taşıdı. Rahmetli Menderes CHP yönetiminin tahriklerine rağmen 10 yıl boyunca Türkiye'ye büyük hizmetler yapmıştır. Demokrasimizin tüm kahramanlarını rahmetle yad ediyoruz.
Bölücü örgütün kendini fesih ve silahları teslim kararı aldığını açıklamasıyla Terörsüz Türkiye çabalarımızda yeni bir safhaya geçmiş bulunmaktayız. Bu safhada beraberliğimizi güçlendirecek terör duvarını kaldıracağız. Terörü bitirmek için hep bir arayış içinde olduk. Hiçbir siyasetçinin almadığı riskleri aldık.
Terör sadece milletimizin canını yakmamış, ekonomimize de büyük darbe vurmuştur. Biz yolumuza döşenen mayınları temizlemek için çok vakit kaybettik. Eğer eski paradigmalarla devam etseydik çok açık söyleyeyim bu noktaya gelemezdik. Biz terörle sınandık, bedelini ödedik, derslerini çıkardık ve nihayet bu musibetten tamamen kurtulma aşamasına geldik.
Terörün, şiddetin devri artık tamamen kapanmıştır. Güven, huzur ve refah içinde yaşamak ancak beraberliğimizi güçlendirmekle mümkündür. Örgüt aldığı kararla ortak gelecek mutabakatına uygun bir adım atmıştır. Örgütün Suriye ve Avrupa kollarının da bu gerçekleri görüp fesih ve silah bırakma kararı almaları hayati öneme sahiptir.
Gelinen nokta önemli bir başarı ise bunun sahibi 86 milyondur. Emeğini yakinen bildiğimiz Sayın Bahçeli'ye teşekkür ediyorum. Sırrı Süreyya Önder başta olmak üzere DEM Parti'de sorumluluk bilinci ile hareket edenlere teşekkür ediyorum.
Örgüt sözünü tuttuğunda gerisi siyasetin işidir. Sözlerin tutulup tutulmadığının takibini Milli İstihbarat Teşkilatı titizlikle yapacak. Yeni bir dönem bizi bekliyor. Gereken çalışmalara şimdiden başladık. Biz sorumluluğumuzun gereğini yapacağız. İnşallah bu tarihi fırsat küçük hesaplar ve uluslararası ayak oyunları ile heba edilmeden tekamül eder. "
