Köşemizin adı ‘ANKARA KORİDORU’.
Ama epeyce süredir bu koridorlardan ve kulislerinden uzağım.
Daha önceki yazılarda da işaret ettim.
Halkın gerçek gündemin, günlük gaile ve maişet peşinde koşuşturmaların içindeyim.
Millet kendi işinde gücünde.
Ankara’da olup bitenler işleri-güçlerinden fırsat bulurlarsa ‘neler oluyor hayatta’ boyutunda merak giderme kadar gündemlerini meşgul ediyor.
Halk bir nevi siyaset ve siyasetçilerin üstünü çizmiş durumda.
İl ve ilçelerde siyaset yürütenlerin itibarı neredeyse yok olmuş. Kale alınan tarafları kalmamış.
SİYASET KURUMU SORUNLARIN KAYNAĞI MI?
Siyaset kurumunun toplum sorunlarına çözüm üretmek özelliği tamamen unutulmuş gibi bakılıyor.
Tam tersine siyaset kurumu sorunlara çözüm bulmaktan öte sorunların kaynağı haline gelmiş gibi bakılıyor.
Siyasetle uğraşanlara ise eşini-dostunu, yakınını belediye ve devlete yerleştirmek için torpilciler diye bakılıyor.
Hatta siyasi kavgalar tıpkı ülkelerin vekâlet savaşları gibi kurumsal iktidarı elinde bulunduranların yetki alanlarındaki karşıt siyasi referansları sürgün yöntemine dönüşmüş.
Gelinen noktada özellikle genelde iktidar ile yerelde iktidarı ellerinde bulunduranların kısır döngün siyaseti halkı iktidar ve muhalefetten hızla uzaklaştırıyor.
Bu noktada enteresan değerlendirmeleri nereden duyacağımız ve dinleyeceğimiz belli değil.
Dün bir cenaze için ilçem Bigadiç’e gittim.
Görevimizi yerine getirdikten sonra dostlarla halleşme imkânı bulduk.
HALK GERÇEĞİ GÖRÜYOR
Siyasetin durumunu zaten en iyi özetleyen dostların farklı bir gözlemi dikkatimi çekti.
Dostların bu gözlemi aslında yukarıda özetlemeye çalıştığım siyaset kurumunun durumunu anlamlandırıyor.
Dikkate edilecek olursa son yıllarda dünyada demokrasi söylemi rafa kalkmış durumda.
Dünyada olup bitenler için demokrasi anılmaz oldu.
İşte bu durumun dünyanın yeni bir düzene girişin işareti olduğu yönünde.
Hatta Türkiye’de siyaset kurumunun itibarının giderek düşmesi hatta halkın iktidar ve muhalefet arasında bırakılışının dahi Türkiye’nin yeni düzene hazırlanışı.
İktidar ve muhalefet açısından halk desteğini artırmanın yolları bellidir.
Bunun yerine giderek halktan uzaklaşan politikalar izlenmesi enteresan bulunuyor.
KISIR DÖNGÜYE GİRDİ
Sizin anlayacağınız bugün iktidar ve muhalefet kısır döngüye girmiş.
Çözüm üretmek yerine sorun üreten, kavgacı bir üslup izlediği görülüyor.
Tüm bu nedenlerle toplum gözünde hızla siyaset kurumunu umut olmaktan, siyasetçi ise çözüm üretmekten çıktığı algısı oturmuş durumda.
Son zamanlarda senin hırsız-benim hırsız sahiplenmeleri algıyı daha da pekiştiriyor.
İster katılın ister katılmayın genel durum bu.
Kendi iktidar dairesinden çıkamayan, sahip olduğu rant düzenini aşamayanların gözleri kör, kulakları sağır olabilir.
Sözü uzatmaya gerek yok.
Fazlası sıkmasın.
Sağlıcakla kalın…